“İdolüm Ayşe Kulin”

13 Mayıs 2015 Çarşamba


Kırklareli doğumlu olan Serkan Koktay, Gazi Üniversitesi Güzel Sanatlar Eğitimi Seramik Anasanat dalı mezunu. On yıl tekstil tasarım sektöründe çalışan Koktay, şu an özel bir şirkette kurumsal iletişim müdürü olarak çalışmakta. Salçalı Ekmek, Valizimde Gölgeler ve Yolun Sonu Neresi? kitaplarının yazarı olan Serkan Koktay, eserlerini oluştururken yaşadığı heyecanı, atlattığı zorlukları paylaştı

Güzel Sanatlar Akademisi mezunusunuz. Yaptığınız iş bambaşka. Görünene göre yazma tutkunuz ise hiç bitmemiş. İlk kitabınız Salçalı Ekmek’in ortaya çıkış hikâyesini anlatır mısınız?

Serkan Koktay
Serkan Koktay: Evet, sanat adına eğitim aldım. Ama sanat adına sanıyorum hiç bir şey yapmadım.Yazmaya gelince, bu açık söylemek gerekirse çok aklımda olan bir düşünce değildi. Beynimde her daim kelimelere yer vardı ama bütünleştirmemiştim. ''Acaba ne yapsam?''  dediğim bir günde çıktı her şey ortaya ve yazmaya başladım. Fakat yazdıklarımın birçok kimse tarafından ağlanarak, gülerek, ''benim başıma gelse ne yaparım, ben olsam'' gibi sorular sorarak okunmaya başlandığında doğru yolda olduğuma karar verdim. Daha çok yazmaya başladım. Salçalı Ekmek ismide yolda yürürken aklıma geldi. Neden olmasın dedim. Çocukluktan kalan en önemli tat benim için.

Yayınevi bulma- basım- dağıtım konusunda yaşadığınız sıkıntılar var mı?

S.K. : Sanıyorum bunu anlatmakla bitiremem. Korkunç bir süreç. Kendinizi anlatmanız imkânsız neredeyse. Birçok dosya, kapağı bile açılmadan çöpe atılıyor. Birçok kitap depolarda gün yüzü görmeden çürüyor. Tüm sektör para ile kitap basımına dönmüş durumda nerdeyse ve de torpil tabiî ki. İyiye kötüye bakılmıyor artık. Basılacak yayınevinde bir tanıdığınız veya tepede birinin olması yeterli günümüzde. Dağıtımı hiç söylemiyorum bile. Birçok yayınevi kitabın nerede, hangi kitapçıda olduğundan bile bihaber.  Acı ama gerçek.

“Beni ağlatacak, uyuşturacak türden müzikler dinliyorum.”

Yazarken sizin için motive kaynağı olan şeylerden bahsedebilir misiniz?

S.K. : Müzik, özellikle depresif müzikler. Hemde neredeyse beni ağlatacak, beni uyuşturacak türden müzikler dinliyorum. Salçalı Ekmek'i yazarken hemen hemen hergün Schindler List soundtrack'ini dinledim. Valizimde Gölgeler'de ise The Hours soundtrack. Yolun Sonu Neresi? Kitabımda ise tek bir şarkı dinledim, Göçmen Kızı.  İnsanı alıp götüren, güzel bir türkü.  Sanıyorum müzik bana yetiyor.

Kitaplarınızda karakterleri oluştururken çevrenizden beslendiğiniz kişiler var mı?

 S.K. : Herkes soruyor bunları. Salçalı Ekmek'te bir kaç kişi vardı. Evet, birebir yaşadım o insanların bir kısmı ile. Valizimde Gölgeler'de tanıdığım hiç kimse yok, tamamen hayali karakterler. Yolun Sonu Neresi? ise yine bir yakınım. Onun hayatını anlattım. Ama tabi içine yine hayali karakterler ekleyerek.

Günümüzde sosyal medya kullanımının artmasıyla birlikte ulaşılabilirliğin kolaylaşması size göre bir avantaj mıdır dezavantaj mıdır?

S.K. : Günümüz çağında olması gereken bir şey ise evet sosyal medya birçok yazarın, sanatçının işini kolaylaştırdı. Bugün artık hemen hemen herkes kendi tanıtımını oradan gerçekleştiriyor. Okuruna, hayranlarına oradan ulaşabiliyor. Tabi hayranlarda oradan ulaşabiliyor.  Yazar veya yayınevi için ücret ödeyip çarşaf çarşaf gazete ilanı, dergi ilanı duyurusu yerine sosyal medyada duyuru gerçekleştirmek artık hem daha masrafsız, hemde daha kalıcı.  Destekliyorum açıkçası.

Türkiye’de okuma oranlarının düşük olması hakkında ne düşünüyorsunuz?

S.K. : Bir belgeselde izlemiştim. 1900’lü yılların başında İngiltere'de okuma yazma oranı yüzde doksanbeş.  Bizde ise sadece yüzde beş. Hatta ondan bile az. Tabiî ki bu oran günümüzde çok daha arttı. Ama ''Neden diye soruyorum? Neden o yıllarda bizde de öyle değildi. '' Daha da artmalı bu oran. Okumak gerçekten, her kör noktaya ışığın girmesi gibi bir olaydır bana göre.

Beğendiğiniz yazarlar veyahut bir başucu kitabınız var mı?

S.K. : Her zaman söylerim benim idolüm, Ayşe Kulin. Benim kalbimde yeri her daim başkadır. Onun kitaplarını okurken adeta sayfalarda kaybolurum.

Benimde bir gün kitap yazmak gibi güzel bir hayalim var. Benim gibi bu konuda istekli kimselere vereceğiniz tavsiyeler nelerdir?


S.K. : Eğer böyle bir isteğiniz var ise ertelemeyin. Bir yerden başlayın sadece ve emin olun sonrası kendiliğinden geliyor. Yazmakta kural kaide yok. Şöyle olmalı, kalıbı bu olmalı yok. Asla inanmıyorum buna. Varsa içinizde, gelen geliyor. Sevgiler...

0 yorum:

Yorum Gönder